KJK koordinasyonu 8 Mart’a ilişkin yaptığı açıklamanın devamında, Kürdistan’da tarihi bir eşiğe gelindiği vurgusunda bulundu.
KJK koordinasyona 8 Mart’a ilişkin yaptığı açıklamada Kürdistan’da tarihi bir eşiğe gelindiği vurgusunda bulundu.
Yeni dönemin daha iç içe ve ortak direnişlerin geliştiği bir süreç olduğunu belirtti.
KJK “Bu temelde 21. yüzyılı bir kadın yüzyılı yapma iddiamızı güçlendiren en temel olgulardan bir tanesi de kadınlar olarak yakaladığımız bu ortak ruh ve bilinçtir” dedi.
Dünyada Kürdistan kadın birliği ve kadın yoldaşlığının geliştiği, mücadele kararlılığının da her geçen gün büyüdüğü ifade edildi.
Dünya kadınlarının eylemliliklerinin ataerkil sistemi parçalanma, yıkma eşiğine getirdiğini belirtti.
“Bu eşikten tüm gücümüzle yüklenelim.”, diyen KJK Kürt kadınlarının dünyada kadın özgürlük mücadelesine öncülük ettiğini hatırlattı.
Bu nedenle TC devletinin ve onun ardındaki erkek sisteminin Kürt kadınlarını özel olarak hedeflediğini vurguladı.
Kuzey Kürdistan’da kadın kazanımlarına saldırıları hatırlatan KJK şunları vurguladı: Türk devletinin Kürt kadınlarına yönelik geliştirdiği saldırıların ve düşmanlığının altında yatan mantık faşizm mantığıdır. Türk devleti, Kürt kadınlarını tecavüz edilecek bir nesne olarak görmektedir. Kürt kadına yaklaşım şahsında Kürt halkına ve ülkesine tecavüz, işgal, gasp, sömürü politikalarını uygulamaktadır.
Koordinasyon, Kürdistan’da geliştirilen sömürgeci uygulamaların Türkiye’ye de yayıldığının altını çizdi.
Bununla sol ve sosyalist güçlerin teslim alınmak istendiğini belirtten KJK, “Ancak bizim direnişimiz ve mücadelemiz sürdükçe bunu başarmaları imkansızdır” dedi
Rojava devrimine dikkat çeken KJK, Tarihi Kürt-Arap ittifakının en çok da kadınlar üzerinden oluştuğu belirlemesinde bulundu.
Seda ve Hind’in katledilmesinin de bulunla bağlantılı olduğunu belirtti.
İran’da kadınlara dayatılan vahşi uygulamaları da hatırlattan koordinasyon açıklamasında, Başurê Kürdistan ve Irak’taki kadın uyanışına ve Şengal’da yaşanan devrimsel gelişmelere dikkat çekti.
Son olarak 8 Mart eylemliliklerinin demokratik ulus perspektifine uygun geliştirilerek, ‘şimdi özgürlük zamanı’ özgürlük hamlesi ile birleştirilmesi gerektiğini belirtti.
Sakine Cansızlardan, Beritan, Zilan, Semalardan, Şilan Kobanêlerden, Arin Mirkanlardan, Viyan Soran, Destina Kandillerden, Şirin Elemhulilerden, Delal Amed, Leyla Agiri ve Zin Cizre şahsında tüm özgürlük mücadelesi şehitlerini anarak,
Kürdistan’da kadın devrimini gerçekleştirme sözünü yeniledi.
Kürt kadınları olarak Kürdistan, Ortadoğu ve dünya devrimlerin öncülük etmeye devam edecekelerini vurgulayan KJK, faşist AKP-MHP iktidarının kadınların, gençlerin mücadelesi ve direnişi ile yıkılacağını belirtti.
KJK son olarak şu çağrıda bulundu: “Bu temelde Kürdistan, Ortadoğu ve Dünya kadınlarını 8 Mart eylemliliklerine, kadın grevlerine güçlü ve coşkulu bir biçimde katılmaya, mücadele ivmesini yükseltmeye çağırıyoruz. Kazanan biz kadınlar olacağız. Egemen erkek sistemin yarattığı tüm yaşam düzenekleri yıkılacaktır. Kazanan Önderliğimizin özgürlük düşünceleri olacak, insanlık kazanacaktır.”